20 Ağustos 2007

Yemek Etkinliği - Kahvaltı

Eskiler ne derlermiş; kahvaltı altın, öğle yemeği gümüş, akşam yemeği teneke imiş...

En hafif yenilmesi gereken akşam yemekleri, genelde altın değerinde tutulurken, altın olması gereken kahvaltıyı da uykudan feragat etmemek için bir iki atıştırmalık şeyle geçiştirdiğimiz çok olmuştur...

Çocukluğumun vazgeçilmez öğünü, okul zamanı bana işkence haline dönüşmüştü. Hem uyku ağır bastığı için hem de midemin strese dayanıklılığının düşük olması, hemen başkaldırı bayrağını çekmesi sebebi ile. Zaman zaman, yemek yiyerek vakit kaybetmesek, uzaya çıkanlara verilenler gibi, bir hap içsek, bizi bütün gün idare ediverse diye düşünür dururdum. Gelin görün ki, şimdilerde yemek benim en önem verdiğim konu oldu. Eh bu noktada eşimin etkisi de büyük elbet.

Dedemle yaptığımız kahvaltılardan ya da kuzenlerimle yaz tatillerinde yaptığımız kahvaltılardan aldığım tadı da bir daha hiçbir yerde bulamadım! Dedeciğim ekmeğin üzerine mis gibi tereyağı ve reçel(genelde vişne reçeli olurdu bu) sürer, bıçakla minik minik lokmalara ayrır, her bir lokmacığın üzerine de bir parça zeytin koyardı. Belki de şu anda zeytini çok seviyor olmamın sebebi budur. Sonrasında mubadele zamanı geldiği memleketini anlata anlata, tek tek bana yedirirdi...

Yaz tatillerinde kuzenlerle yaptığımız kahvaltının kapışılan yiyeceği ise patates kızartması olurdu. Annem küp küp kızarttığı patatesleri yumurta ile karıştırıp omlet yapar, yengem ise parmak kalınlığında iri iri doğrayıp kızartırdı. Hangi evde olursak olalım mutlaka patates kızartması kahvaltıdaki yerini bulurdu...

Okul zamanları evden çıkarken içiverdiğim bir bardak süt, çalıştığım zamanlarda ise arası kaşarlı, babam tarafından özenle hazırlanan tosta dönüşmüştü durum. Şimdilerde ise favorim pita arası beyaz peynir ya da çok zaman harcamadan ne yenilebiliyorsa... Parça pinçik tek tek birşeyler yemektense, börek çörek her zaman tercihim!

Çay, simit, peynirden oluşan e-posta ise benim kabusum, zira yaban ellerde simiti pek özlemekte, benzerini bulsam bile aynı tadı alamamaktayım. İngiltere'ye et, süt ve ürünlerinin girişi yasak olduğu için de güzelim beyaz peynirlerimizden yiyememekteyim. İspanya ya da Almanya'da üretilmiş, adı ve görüntüsü beyaz peynire benzeyen ama tadı alakasız peynirlerle idare edip gitmekteyiz...

Geçtiğimiz ay,arkadaşımız Hatice'nin ablası Avusturya'dan ziyaretine geldi. Biz de hoşgeldiniz demeye gittiğimizde, beyaz peynirli, simitli bir sofrada buluverdik kendimizi. Simitler Türkiye'den Avusturya'ya, oradan da İngiltere'ye gelmişler! Kaynatılmış yumurta yemeyen ben, Hatice'nin kayınvalidesinden öğrendiği, aşağıda detaylarını vereceğim tarife bayıldım! Tarif şöyle:

Malzemeler:

2 Adet orta boy kuru soğan(ya da bol teze soğan)

1,5 Su bardağı haşlanmış(donmuş da kullanılabilir) minik boy bezelye

4 Adet yumurta(sarısı katı olacak şekilde haşlandıktan sonra küp şeklinde doğranacak)

İsteğe göre maydanoz, karabiber, pul biber, tuz

Yapılışı:

Soğanlar küp şeklinde doğranarak yağsız tavada zeytinyağı ile kavrulur. Bezelyeler eklenir, kavurmaya devam edilir. Yumurtalar ve baharatlar eklenip biraz daha kavrulduktan sonra servise hazırdır...

Eğer yanında yemek isterseniz
krep(arkadaşlar en son krebe eşdeğer olarak akıtma demişlerdi) tarifimiz de var, üstelik İngilizler'in tarihinden hoş bir anı ile birlikte...

Aydınlık bir güne, güzel bir kahvaltı ile başlamanız dileği ile...

20 yorum:

Daphne dedi ki...

Sen hala orda misin, biz yaniyoruz burda, coook sicak..

Inekler cok guzeldi...Istanbul'da bulusmak uzere. Ozle beni :P

Berceste dedi ki...

Özledim seni!
Bizim yanmamıza az kaldı. Türkiye'den gelen misafirim, buranın soğuk olabileceğini hayal bile edememiş, incecik penyelerle, dişleri birbirine geçmiş halde geziyor kızcağız :( Sen buradaykenden bile daha soğuk geçiyor bu hafta :( Yağmursuz gün yok! Kıkırdıyoruz.

Adsız dedi ki...

Biri cay, simit, peynir mi dedi :))) Tam kahvalti zamani okudum yazini, canim daha bir cok cekti bak...

NiNo dedi ki...

mm enfes olmus ellerinize saglik

Berceste dedi ki...

Aaaaa annenle birlikte simit gelmedi mi E.L.I.F :P Tam yazıyordum adresini söylersen postalayalım diye, bir de biryerlerde takılır da küflenirlerse diye geldi aklıma :( Bak yazarken bile gene çekti benim de canım!

Teşekkürler Nihan, benim de senin sitendeki kocaman balıkta kaldı aklım :)

müzi dedi ki...

cok kotu oldu bu yazi. simdi ne gerek vardi simitten peynirden bahsetmeye. ooof of... beyaz peynire bayilirim ben ama feta'dan hoslanmiyorum. ve insanlara bizim beyaz peynirimiz ile fetanin farkli oldugunu da anlatamiyorum. sizce de ayni sey degiller di mi? di mi?

Adsız dedi ki...

kiyamam ben sana, hemen yollarim mis gibi cengelköy simitlerinden, peynir konusunda yapacak birsey yok maalesef, ben de hep düsünürdüm, yok efendim bizde milyon cesit peynir var diye böbürlenirler ama gel gör ki bir tam yagli ezine peyniri tadini bilmezler! sen gel, ben sana güzel bir kahvalti ismarlarim cinaraltinda :)

Adsız dedi ki...

Simitler geldi tabi berceste gelmez mi hic de geldigi gibi gitti...Bir oturusta 3unu de bitirivermisim, nasil oldu ben de anlamadim:))

Mr_TD dedi ki...

tüm ortaokul ve lise yillarim sabahlari babamin yaptigi tostlarla basladi hep.Hic üsenmeden bana hergün tost yapardi.

Bir de beni sevdigim , baba yemegi diye isimlendirdigim, cirpilmis bir cig yumurta,biraz tuz ve icine kizartilmis sicak ekmek dograninim yenmesi.

Artik kahvalti denen seyi malesef unuttum,tek kisi yasayinca insan özellikle böyle seylerle ugrasmiyor pek.

Sanem dedi ki...

Tatlises peynirleri var mi orada mesela? Ben her dolabi acisimda o adamin siritan suratini gorup gulerim diye dusunuyorum, peynir kutusunda biyikli abi, pek hos.

yaban mersini dedi ki...

cnm ya yazını okurken hüzünlendim biraz,simit yedigimde bogazıma takılacak artık..bunu yiyemeyenler gelecek aklıma..yumurta tarifin de ilginç olmuş..değişik..denemek lazım.bu arada sınırlar kavramına takıldı aklıma,dünyanın farklı yörelerinde yaşasak aynı tabakları kullandığımızı farkettim,ilginç geldi.slmlar.

Berceste dedi ki...

Biliyorum sevgili Müzi, hepimiz aynıyız, bu yiyecek hasretinde yok birbirimizden farkımız! :( Evet bizim beyaz peynirin tadı fetadan çok daha güzel. İnsanların bu feta takıntısı bana peynir yapımını öğrenip, üzerine kitap yazdırtacak kadar gına getirdi, bakalım, hayırlısı :P

Az kaldı Rahşan az... 24 saatten bile az :) Ben Edirne peynirini Ezine peynirinden çok daha fazla seviyorum. Sonra bizim doğuda bilinmeyen hazine ne peynirlerimiz var. Hatay'a yolun düşerse bir dene bak! Bayılırsın bayılırsın! Hele keçi peynirini una bulayıp kızartmak var ki bir deeee.... Offf offf!

Yok E.L.I.F bu böyle olmayacak, bu yaban ellerde simit üretmenin yolunu bulmak lazım :P Hani balığı hazır getirmek mi? Yoksa avlamayı öğretmek mi misali :)

Bizim babalar aynı akıldaymışlar TD :P Ayrıca çocuklarını da çok seviyorlarmış ki, onca yıl üşenmeden bu görevi yerine getirmişler. Babam da şekerle yumurta beyazını çırpıp reçel gibi ekmeğe sürüp yerdi, ben pek ısınamamıştım ona. Tek kişi yaşamasan da kahvaltı etme alışkanlığını yitirince geri kazanması zor oluyor.

Yok yahu Sanem, o marka peynir de mi var :D Bir de vakumda lahmacun olsun da özlemeyelim bari :D

Bizimki varlığın yokluğu şeklinde sanırım Süheyla. Bütün dünyadan yiyecekler var, ama Türkiye'de hergün sokaklarda görmeye kanıksadıklarımız yok :( Yumurtalı tarifi az önce kahvaltıda yeniden yaptım, yedik. Haşlanmış yumurtada sarısının kokusuna tahammül edemem ben. Bu usulde öyle bir koku olmuyor. Tabak konusuna gelince, genelde büyük markalar bir model çıkartıyorlar ya o model ülke ülke geziyor ya da tutulursa diğerleri de onu taklit ediyor :( Sevgiler...

Açalya dedi ki...

Vay! tarif çok ilginç, güzele de benziyor. İlk baktığımda tavuklu birşey sanmıştım.
Koyun sütüyle yapılmış olan French feta vardır mutlaka orada. Onu dene, yada yine koyundan Bulgarian fetası (ay şimdi Türkçe yazamıycam çünkü feta aslında tam da beyaz peynir değil), inan daha güzeller. Hele Bulgar olan Ezine Peyniri gibi. Yada ben burada Irish Celtic Cheddar (keskin ve 12 ay eskitilmiş) alıyorum, aynı İzmir tulum işte, simitle harika gidiyor.

Justin Biebery dedi ki...

Sen de şikayetçisin şu Almanya'da üretilen peynirlerden demekki, iyi yalnız değilmişim. Ben bir de Çaykur Filiz çayı aldığım zamanlar aynı tadı bulamıyordum. Sonra baktım paketin üzerine, o da Almanya'da üretiliyormuş. Ondan da soğudum. Ama hiç yoktan iyidir yine de diyorum. Feta sadece bir çeşit beyaz peynire denk düşüyor. Oysa Türkiye'de onlarca çeşit beyaz peynir var.

Neyse, sen Türkiye'desin galiba şimdi Dilek. Bıkıncaya kadar yeki herşeyden, bir süre idare edebilesin buraya döndüğünde. İyi tatiller.
Fatma.

Nilay Cinisli dedi ki...

Sevgili Dilekçim,
Gerçekten de simit,peynir ve zeytinle yapılan kahvaltı herşeye bedel..Bende bir sürü çeşittense bu üçlü ile kahvaltımı yapmayı yeğlerim.Ama verdiğin tarif de çok lezzetli olacağa benziyor..En kısa sürede deneyeceğim..
Sevgiler

Adsız dedi ki...

bilmem ne kanunun bilmem ne fıkrasına göre sizin değerli yazı ve grafiklerinizi kullanmayacagızmı yani.valla ben kullanırım arkadaş ve seninde haberin olmaz:)
nolcak yani kullansakta sende kamu hizmeti yapmış olsan:)
şaka bi yana siteni begenıyorum..
ha bu arada artık ısınız oralarda bıtse de memlekete dönsenız..vatan
hızmet bekler yetışmiş beyınlerden,
dımı ama??Ayşe

ZRPNDT dedi ki...

hımmm denemek lazım merak ettim bu tadı....
Blogunuza ilk gelişim görüşmek dileğiyle sevgiler

evinkedisi dedi ki...

İngiltere'ye gelir gelmez soğuğun şiddetinden ciddi bir şok geçirdik desek yanlış olmaz. Benim İngiliz kocam bile unutmuş, o rüzgardan burunlarımız düştü, ne bulursak üstüste geçirdik araba kiralayacağımız yere giderken :( Ama neyse ki tecrübelenmişiz ya artık elimizde kalan ne kadar kışlık, çorap vesaire varsa koymuştum sırt çantalarına :)

Beyaz peynir olayına gelice, ben de yazacağım ama şu Ezine peyniri denilen meret yok muuuu?! Baktım ki bu sene bir kilo ezine iki dakikalık bir maratonla bitiriliyor ailecenek, hemen diyet peynire geçildi. Yoksa 150 kg olmanın yolu gözükmüş de geçmekteydi bile. Feta ile bizim diyet beyaz peynir pek bir örtüşüyor, ikisinin de faydası silgi kıvamında olup insanı az yedirerek semirmesini önlemesi. Böyle düşünüp üzülmemek mi lazım bilmem ki?!

Şimdi taaa benim bıraktığım zamandan hani " Bu ne olabilir?" sorusunun yanıtına bakmak için geçmiş yazılara dönüyorum izninizle :) Sürekli düşündüm ama kesinlikle aklıma bir şey gelmedi. Öğrenince kesin bu muymuş, nasıl düşünemedim ki derim ama olsun.

Simit...ve lahmacun. Hadi Türk lokantalarında lahmacum yenilir de simit denen meret İStanbul'da farklıdır ve başka şehirlerde o kıvam ve çıtırlık bulunmaz. Öyle bir durum bu.

Unknown dedi ki...

Merhaba Berceste. Ben artik dunyaya dondum! Ziyaretin ve bassagligi mesajin icin tesekkur ederim. Su aralar galiba tatildesin. Sana iyi tatiller ve de cayli simitli, beyaz peynirli kahvaltilar dilerim. Gorusmek uzere. Sevgiler.

Berceste dedi ki...

Herkes yumurta hariç birşeylere benzetmiş, anlaşılan fotoğrafı iyi çekememişim Açalya'cığım :P Bahsettiğin Feta çeşitleri ile tanışmıyoruz ne yazık ki :( Şu anda beyaz peynirlerin, tulum peynirlerinin içine balıklama dalmış haldeyim :)Dönünce özellikle Celtic Cheddar'ı araştırmam gerekecek! Bilgi için teşekkürler.

Fatma ben İngiltere'den değişik bir tek çay getirebiliyorum Türkiye'deki yakınlarımıza. Ama biz orada Türk çayı içiyoruz, çok komik değil mi? Pembe parlak paketli bir çay var, adını bilemedim bak. Annem geldiğinde ondan başkasını içmedi, biz de ona alıştık! Bıkıncaya kadar yesem de özlediklerimi, oraya dönünce gene başlayacak kaldığı yerden. Hele sevdiklerimin özlemi var ki...

Teşekkürler Nilay. En basit olan, her zaman en güzel olan değil mi? Sevgiler...

Sevgili İsimsiz, eğer ismin gerçekten Ayşe ise, sevgili Ayşe(pek inanmadım ya, neyse) kullanırsan kanunu çiğner, kalbimi de kırarsın. Madem seviyorsun, kırma kalbimi :) Yazıların içindeki bilgilerden biri senin için birşeyleri değiştirebiliyorsa zaten kamu hizmeti yapmışımdır, fazlasına gerek yok kanımca. Biz uzaklardan da hizmet etmeye çalışıyoruz şu anda okuduğun ve de gördüğün üzere. Değil mi ama?

Umarım seversin bu tadı FZ. Gene bekler, yeni yaşının sana uğurlar getirmesini dilerim.

Ay yazık size :( Bir de sıcakların ortasından gelince, ne kadar zordur kim bilir? Tedbiri elden bırakmamış olmanız çok iyi olmuş. Peynir betimlemelerine harfi harfine katılıyorum, aklına sağlık :) Nasıl buldun sorunun cevabını? Bulamadım simit eşdeğerini ne yazık ki :( Artık dönüşte gene stok götürme tek çare olacak herhalde. Bak daha lahmacun yemedim, aklıma düşürdün şimdi bu saatte :P

Çoook teşekkürler Sevgi. Aramızda olmana çok sevindim. Sevgiler...