Üç sene kadar önce eşimin iş yerinden bir arkadaşı Pancake (İngilizce’den aynen tercüme edersek ''Tava Keki'' ama çok komik geliyor bana böyle demek onun yerinde dilimize Fransızca’dan geçen adı ile de ''Krep'' diyeceğim müsadenizle) kutlamasına davet etti arkadaşlarını, eşim de gider miyiz diye bana sordu, merak etmiş neyin nesi bu “Pancake Party” diye nete bakarak bazı bilgiler bulmuştum. Bugün gene ''Pancake Day'' burada. Bütün marketler tavalarla, hazır krep karışımları ile dolu. Ortamı görünce sizlerle de paylaşmak istedim.
''Shrove Salı’' 'sından itibaren oruç tutan İngiliz Hristiyanların kilo yapan tereyağ ve yumurtayı yedikleri son gün imiş. Dini bir anlamı var yani!
Oruç süresince bu gıdaları(tereyağı ve yumurta) yemeleri yasakmış. Shrove, İngilizce shrive yani günah çıkartmak anlamına geliyormuş. Eskiden o gün kilisede çan çalar ve günah çıkartmak isteyenler de bu çan sesi ile birlikte kiliseye giderlermiş. 1445 yılında Buckinghamshire, Olney'de bir hanım, tavada bu kreplerden pişirirken çan sesini duyup geç kaldığı için, farkında olmadan üzerinde önlüğü, elinde tavası ve içinde de yaptığı kreple kiliseye koşmuş. Günahlarından arınma işlemini-duasını- kaçırmamak için. Bu da İngiltere’de bir geleneğin başlangıcı olmuş! Ne kadar ilginç değil mi? Günümüzde İngiltere’nin çeşitli şehirlerinde “Günah Çıkartma Salısı’nda” yarışmalar yapılmakta, elinde tavası ve krebi olmak üzere hanımlar koşmaktaymış.(-mış diyorum çünkü ben henüz böyle bir etkinliği göremedim.)
Yarışmadaki kurallardan biri tavadaki krebi üç defa havaya atarak çevirmek, diğer yandan da koşmakmış. Bir diğeri de başına eşarp örtmek ve önlük giymekmiş. Krebi, çanı çalan görevliye ilk defa teslim eden, görevli tarafından öpülerek birinciliği ilan ediliyormuş! İnanışa göre krepler, o akşam saat 8:00 ‘den önce yenmeliymiş. Yoksa kötü şans getirirmiş.
Krebin içine konulan;
Yumurta – Yaratılış
Un – Hayatın bileşenleri
Tuz – Sağlık
Süt – Saflık, arılık
anlamına geliyormuş.Konu ile ilgili pek çok şiir ve şarkı da var internette gezinince. Bunlardan biri Christina Rossetti’ye aitmiş ve şiiri:
Mix a pancake,
Stir a pancake,
Pop it in the pan.
Fry the pancake,
Toss the pancake,
Catch it if you can.
Batı Somerset’te yaygın olan bir tekerleme de şöyle imiş ki ben bunun ses uyumunu pek sevdim:
Tippety-Tippety-tin;
Give me a pancake and I'll come in.
Tippety-tippety-toe,
Give me a pancake and then I'll go.
Elbette bir İngiliz usulü krep(Pancake) tarifimiz de var:
220 g un
500 ml Süt
2 Adet Yumurta
Bir fiske tuz40 g Tereyağ
1 yemek kaşığı kabartma tozu
1 Adet Limon ve üzerine serpmek üzere toz şeker
Yapılışı:
Unu ve tuzu bir kaba eleyin, ortasını açarak buraya yumurtaları kırıp, çırpmaya başlayın. Yavaş yavaş sütü ekleyin. Oluşan kıvamlı karışımı 1 saat kadar dinlenmeye bırakın.
Tavanızı ısıtın. Tereyağ ile yağlayın. Bir kepçe hazırladığınız karışımdan dökün. Tavada altta kalan kısım pişince tavayı zıplatarak çevirmeniz mümkünse bu şekilde alt-üst ederek iki tarafını da pişirin. Pişen krebinizin üzerine toz şeker serpiştirin ve limon suyu dökün. Afiyetle yerken de yüzyıllardır süren bu geleneği, elinde tava kiliseye koşan kadını düşünerek gülümseyin!
Kaynaklar:
BBCElaine's Pancake Day Page
Önemli Not: Önceden hazır olduğu için yazımın yayınını bekletmek istemedim. Ama aynı zamanda dil etkiliğimiz için kampanyamızı unutmamanızı da rica ediyorum!
Wikipedia
Mystical World Wide Web
22 yorum:
Bu Ortacag gelenekleri pek bir ilginc canim :) Hala, eglencelik de olsa yasatmalari da guzel :) Yeni birsey daha ogrenmis oldum, tesekkurler Berceste.
Sevgili Dilek,
Oncelikle hikaye cok hos, bundan sonra krep yerken "tava ile kosan kadini" mutlaka hatirlayacagim.
Elinize saglik.
Ayrica kampanyanizi yurekten destekliyorum, elimden geleni yapacagim.
Sevgiler
Berceste, dilimizi doğru konuşmamız ve yazmamız ile ilgili yapılan bu kampanya çok güzel, bende katılmak isterim.
Çok hoş bir gelenek,okurken bile hayal edebiliyorsun..
Almanların da buna benzer dini günleri var birden onu hatırladım..
Benimde artık hiç aklımdan çıkmaz krep yerken.))Ellerine,gönlüne sağlık çok güzel anlatmışsın..
Kampanyanız için tebrikler üzerimize düşeni yapmaya hazırım..
Sevgiler..Gül/d.tadı
merhaba,
once ziyaretin icin tesekkur ederim, umarim begenmissindir.
Cambridge'i cok severim ben, sadece 1 kere gelebildim ama buyusune kapildim resmen. insan tekrardan ogrenci olmak istiyor orayi gorunce. Cam nehri gezintisi falan cok guzeldi. En kisa zamanda yine gelmek istiyorum, havalar bi isinsin ordaydim :)
benim kizimda dun kreste pancake yapmis.
Berceste, merhabalar
Krepi daha dün yaptım ,bizim evde çok sevilir.kızım okuldan gelince hzaır olur.. Krepin tarihçesini ilk kez sizden okudum ..Zaten sizin yazılarınızı okurken ''ölü ozanlar derneği' 'akıl oyunları' gibi flimler gözümde canlanıyor..Günümüzde değilde o zamanlar yaşıyormuşsunuz gibi geliyor.. Yazılarınızı zevkle okuyorum ..Bizleri bilgilendirmeye devam edin.Çok teşekkür ederiz.. Çiçek fotograflarınızıda bekliyorum..selamalr sevgiler.
Ben krepi bir tur atarak çevirebiliyorum ..
Herşeyi aynen yaşatıyorlar bu adamlar Açalya, bakıyorsun binalar aynı, kurallar köken olarak aynı, meclisleri bile bozulmadan sadece modernleşerek devam ediyor! Kraliçe mevcut! (Oğlu taht yüzü göremeyecek hatta bu gidişle herhalde!) Özümüzü unutturmaya çalıştıkları bizlerin örnek alması gereken bir davranış bence! Kampanyaya desteğim için teşekkürler, ilk olarak Türk alfabesi karakterleri ile başlayalım mı yazmaya? ;-) Sevgiler...
Teşekkürler Aybike. Sevgiler...
Bizi temsil edecek söz için oy vermekle ve grubumuza dahil olmakla başlayabilirsin Lounge Time! Teşekkürler ilgin için.
Anlaşılan sen de ben gibi yorum yazarken sorun yaşıyorsun Gül. En başta Blogger'dan giriş yapınca(sign in kısmından) aklında kalıp yorumlarda senin imzanı kullanıyor. Şimdilik ben böyle buldum çözümü. Sitenin çehresi değişmiş. Güle güle kullan. Kampanyamız için oy verip, grubumuza katılabilirsin. Sevgiler.
Ben anaokulunda krep yapan o minik elleri krepten önce yerim ama :) Aynen dediğin gibi Daphne, insan öğrenci olmak istiyor, sonra sınavlar, hocalar gözümün önüne gelince yok diyorum yemezler, ben almayayım :) Sınav zamanlarında kolejlere giriş yasak oluyor, o sırada bile öğrencilerin stresini hissedebiliyorum! Trinity'nin çiçekleri(çiğdemleri) bitmeden görmen lazım! Bir dahaki gelişinde haber edersen rehberlik yaparım :)
Ferhan'cığım, buna krebin tarihçesi diyemeyiz sanırım. İngiltere'deki Pancake Day'in tarihçesi diyebiliriz ancak.
Bu arada bana da kibarca ortaçağda yaşıyorsun dedin ya artık bilmem gerisini :D Bak çiçek fotoğrafı dedin dedin, başlığın Cambridge çiğdemleri oldu, belki seni temsil eden resmi de nergis yaparız :) Bu arada ben krebe tur attırmaya kalkarsam, ev sahibi tavandaki krepler yüzünden beni evden atar herhalde. Sen gelirsen bana da öğretirsin! Sevgiler...
Selam Berceste, her zamanki gibi guzel bir yazi. Bilgiler icin tesekkurler. Bu arada hazir Turkce konusunda calismalara baslamisken; Ben bazan tarifler goruyorum Turk mutfagindan. Anadolu'da yapiliyor bu krep(fransizca), pancake(ingilizce) yada AKITMA(turkce). Bu gozlemimin dogrulugu onaylanirsa artik biz de AKITMA diyelim bu guzel ve sevilen tarife. Sevgiler.
Krep i bizim beyde çok sever. Ama yapan nerde:) Tarifi hafızama kazıdım. İlk fırsatta yapacağım:)
sevgiler
Pınar
bayilirim krep'e ben.. sebzeli ve mantarli yaparim.. tatli alternatifimiz ise bol malum:)
Teşekkürler Sevgi, cahilliğimi hoşgör, akıtma aynen krep gibi mi yapılıyor. Eğer tümü ile aynıysa neden olmasın?
Yapan yukarıda yorum yazan olsa gerek Pınar :P Sen neler yapıyorsun, bunu mu yapamayacaksın??? Sevgiler.
Buralara gelirsen aklımda olsun Dilara :) Senin elinden sebzeli ve mantarli krep yiyelim :) Şekerli ve limonlusunu da burada tadıp çok sevdim.Sevgiler...
Merhaba Berceste,
Bir taraftan koşarken bir taraftan krep çeviren kadına benimde saygım var.. Korku insana neler neler yaptırıyor. Ben sabit konumdayken bile çeviremiyorum :)))
Ben de çok severek yaparım krepi kahvaltılarda. bazı yörelerde Akıtma, bazı yörelerde ise cizleme denir..
Ne güzel paylaşmışsınız bizimle.. EĞlendim doğrusu okurken.. :)
Bu sırada Berceste, isminizin anlamı herhalde Bolu'da ki dinlenme tesisi değildir değil mi :)) Şaka bir yana blogunuzu çok sevdim...
Sımsıcak sevgilerimle...
Bu İngilizler alem valla.. Ama ben onları çok seviyorum. İngilizleri de İngiltere yi de..Berceste orada yaşadığın için oldukça şanslı olduğunu düşünüyorum.(önceki yaşantımda muhtemelen orada yaşadım, eski bir cottage da:))
Ben pancake diye daha minik, daha kalın ve daha puf yuvarlakları biliyorum. Sanırım benim bildiklerim Amerikan versiyonu (sayfamda tarifi var) Ama artık pancake diyince benim de aklıma elinde tava, koşan kadın gelecek, bu ne güzel bir anlatım:)
sevgiler
ipek
İlginç bir adet :) he koşmak hem krepi çevirmek kolay olmasa gerek :)
selam ve sevgiler....
Ben tatlidan cok tuzlu olanlarini seviyorum, söyle peynirli,macar salamli,tursulu falan, of of
aciktim valla.
Küçükken anneannem "akıtma" adıyla yapardı kreplerden. Akıtarak tavaya döküldüğü için olmalı. Öyle çok severdim ki... Hatta şimdi kalkıp yapabilirim de:-) Pınar
Merhaba Zerrin, Berceste Farsça'da aralarında en güzeli demekmiş, ben de en güzelleri sizlerle paylaşabilmek için bu ismi seçmiştim ve Bolu'daki yerden haberim yoktu! Canım çekti şimdi benim de gene mi yapsam acep :) Teşekkürler...
İpek'ciğim, gel burada biraz yaşa sonra bu sevgi konusunu yeniden konuşalım seninle ;-) O cottage'da yaşayanlar da çatısının çok masraf çıkarttığından ve farelerden şikayetçiler haberin olsun :) Ama gene de hoş olsa gerek öyle bir eve sahip olmak. Ben fotoğraflarını çekip duruyorum. Bir de etamin işim var işlenecek cottage manzaralı. Ben de o tavalı hatunu düşüneceğim her pancake day gelişinde! Sevgiler...
Ben beceremiyorum Serin Mavi, denedim, sonuç felaket :) Sevgiler...
Sen hep muhalefet olacaksın ya hocam ne diyeyim :P Limon ve şekerlisini dene bir!
Hımm ben bu akıtma lafını sevdim! Sanırım bundan sonra krep yerine akıtma kullanmak daha hoş olacak. Çoğunluk kazandı pes :) Yaptın mı akıtmayı Pınar? Sevgiler...
Berceste'cigim, bir akitma tarifi buldum. Krep yada pankek tarifine benziyor. Ne dersin?
MALZEME:
Un 1 kase Süt 1 kase
Su 1 bardak Tereyağ 1 çorba kaşığı
Sarmısak 1 diş
YAPILIŞI:
Bir kase unla bir bardak su karıştırılarak kek hamurundan daha yumuşak, akıcı bir hamur yapılır. Isıtılmış sac veya teflon tavaya küçük küçük dökülerek her iki tarafları kızartılır. Önceden döğülmüş sarmısak sütle karıştırılarak kızartılan hamurlar içine atılır, iyice çekip yumuşaması sağlanır. Sonra kevgirle alınarak servis tabağına konur. Üzerine kızdırılan tereyağı dökülerek servis yapılır.
Ben pes demiştim zaten ama Sevgi! :) Böylece yeni bir tarifim olmuş oldu :) Yalnız bu tarifte biraz farklılıklar var sanki, baştan aynı tarifmiş gibi görünmekle beraber, sonrasında sütün içine atılıyor...
Merhaba, çok güzel bir hikaye gerçekten, özellikle malzemelerin anlamlarını öğrenmek hoşuma gitti. Sanırım artık daha keyifle krep yapacağım. İyi günler.
Teşekkürler Mutfak Defteri. Size de iyi günler.
Yorum Gönder