17 Nisan 2012

Türk Keleri - Geniş Parmaklı Keler - Hazreti Çıplak

Upuscuk(Yusufcuk) böcekleri ile ilgili hikayemizi biliyorsunuz...

Geçen yaz, aynı dönemde, bizim Uğur Böcüğü'nün babaannesinin evinde, Çanakkale dolaylarında bir de Hazreti Çıplak ile tanıştık. Yusufçuklara gösterdiğimiz ilgiyi ne yazık ki kendisine gösteremedik. Her ne kadar eşimin eniştesi de kuzenleri de birşey yapmaz, tanırız keratayı deseler de, temkinli davrandık. Hoş bizden daha temkinli olan da Hazreti Çıplaktı ya neyse... O bizden, biz ondan çekinir halde ancak böyle iki pozunu yakalayabildik minnak makine ile. DSLR makineyi kapıp geldiğimizde, bizi bırakıp gitmişti bile. Hoş zaten o da bizim peşimizde değilmiş, adeti olduğu üzere ışığa gelen böceklerin peşindeymiş aslında.

O geceden beri aklımda. Kimdir bu Hazreti Çıplak, neyin nesidir diye. Gecko ya da bizde bilinen ismi ile kelerlerin zehirli olduğunu Bulgaristan'da gittiğim bir müzede öğrenmiştim. Ay ne şirin, ne şeker diye sevdiğim gecko meğer beni de başkalarını da öldürecek derecede zehirliymiş. O aklımda ya, bu garibandan da o yüzden çekindim aslında ama masummuş meğer bizim ülkenin keleri.

Bu dünya vatandaşının hakkındaki gerçek bilgileri, Berceste ve Ginkgolar vasıtasıyla tanıştığım Hilal'in, Facebook'ta paylaştığı bir poster sayesinde öğrenmiş oldum. 

Garibim masumun tekiymiş, zehirli falan değilmiş. Aslında bizim için çalışıp, bize zararlı böceklerden temizliyormuş evimizi, bulunduğu ortamı. Bir başka adı Süleymancık imiş. Milli kelerimiz aslında kendisi. Koskoca ''Türk Keleri'' adını taşıyor şerefle. Geniş ayaklı keler de diyorlar. Hakikaten paraşüt gibi açıyor ayaklarını.

Hilal ile konuşurken başka adları da olduğunu bulduk. Daha doğrusu Hilal buldu. Yöreden yöreye değişen farklı isimlerle anılıyor. Köygöçüren, El öpen, Çoban eli öpen, Tuza tüküren bunlardan bazıları. Kıbrıs'ta Mişaro diyorlarmış. Latince adı da Hemidactylus turcicus. Ama hiç kimse Hazreti Çıplak adını duyup kayda geçmemiş. Eh ben de herhalde o yüzden Google'da bulamamışım!

İsimlerin hikayeleri de var elbet. Bazı yörelerde, toprak evlerde, çatlaklarda yaşadığı için evin yıkılmasına sebep olduğu düşünülürmüş. O yüzden Köygöçüren demişler. Aslı yok elbet.

El öpen hakkında yazılanlar burada. Çocukluğumdan beri dinlediğim, babamın askerlik anılarının kahramanı ile 40 lı yaşlarda tanışacakmışım meğerse de haberim yokmuş! Bilseydim, görünce derdim, ben ne çok merak etmiştim seni çocukluğumdan beri diye!

Hakkında daha detaylı bilgi burada ve burada var.

Olur da siz de karşılaşırsanız kendisi ile bilin ki size yararlı bir dünyalı o. Size zarar verebilecek böcek ve sinekleri yiyip, bir dolu kimyasalı odanızın havasına katmanıza engel oluyor, kan emicileri de sizden uzak tutuyor. Dostunuz o, düşmanınız değil. Hatta arkadaş edinip yanınzda gezdirin onu.

Ben sevdim kendisini. Karşılaştığınızda bizlerden de selam söyleyin.
Biz de bir sonraki karşılaşmamızda daha yakından ve sevecen gözlerle bakacağız, rahatsız etmeyeceğiz onu. Arkadaşım dünyalı artık o.

22 yorum:

Esin Bozdemir dedi ki...

bu dünyalı minik canlıyı birkaç kez görmüştüm!hatta adını da sanki elöpen olarak anımsıyorum..ama diğer isimlerinden ve böyle faydalı özelliklerinden haberim yoktu...en önemlisi, her tür börtü böcekten korkan ben!meşhur Türk Keleri, Hz.Çıplak'tan korkmam artık!..yeter ki tenime hafifçe bile dokunmasın:(

Fransali Gelin dedi ki...

bizim koydede fatmacik derler buna ben çok korkardim bundan sayende ogrendim zararsiz oldugunu, tesekkurler :) facebook ta paylastim hemen afisini :)

şarkılar dedi ki...

her yerde isimleri farklı bunların

derya ö. dedi ki...

Ben de süleymancık olarak bilirdim, ama sayenizde diğer isimlerini de öğrenmiş oldum. Foçadaki yazlık evimizde çok vardır, garibim bizden korkup kaçar. Zehirli olmadığını bildiğimden bir keresinde kuyruğunu tutmuştum, doğal olarak elimde kaldı:)) korkmadığım tek sürüngen diyebilirim. sevgiler...

Oglak Kizlari dedi ki...

Hayatım, bayılırım bu familyaya ben.
Köygöçüren olarak bilizriz biz kendisini ve elime gelmişliği vardır.

Sevince anlıyorlar onlar.

Paylaşım için sağol.

Sürüngen familyasını seven anne Çiğdem

Berceste dedi ki...

Esmir, oncağız da insanlardan korkuyor zaten. Nasıl geldi, nasıl gitti, anlayamadık bile. Geceleri sinek, böcek yemek için çıkıyormuş ortaya zaten. Seni rahatsız etmeden, rahatsız olduklarını toplayacağına emin olabilirsin :)

Artık korkmuyorsun değil mi Fransalı Gelin :) Türk Keleri dostumuz :)

Öyle imiş Şarkılar. Ben de yeni öğrenmiş oldum Hilal'in sayesinde.

Sen dostmuşsun zaten onunla Derya Ö. ne güzel, sık karşılaşıyorsunuz demek ki, bir dahakine bizden de selam söyle ;-)

Aaa ne güzel eline bile geliyor olması! Kaçıyor çok fena insanlardan çünkü. Bir sonrakine sen de yaz Çiğdem, dostluğunuzun hikayesini :)

Oglak Kizlari dedi ki...

Hımmm, neden olmasın.

Kopyacı anne Çiğdem

Nilgünden gülücükler - El işi sitesi dedi ki...

Bizim evde de bir Yusufcuk ya şıyor.Yıllardır bizi terketmedi.Biz de onun uğurlu olduğuna inanıyoruz ve hergün'Ne haber ufaklık diyerek hatırını sorarız.Siteni çok beğendim.Sevgiler.

Berceste dedi ki...

Aaa ne guzel evinizde böyle bir dostunuzun olması :) Börtü böcek derdi olmuyordur. Teşekkürler beğendiğiniz için. Eski yazılarda daha çok şey var, bu aralar eskisi kadar ilgi gösteremiyorum ne yazık ki :(

Unknown dedi ki...

bizim evimizde de var bir tane,burdz onz daha cok tuz keleri diyorlar hatta buraya nasil koyuldugunu bilsem bi resmini koyardim.bende onlarin eve bereket ve ugur getirdigine inaniyorum,cocuklugumuzdan beri buyuklerimiz bize tuz kelerini bu sekilde tanitti.en cok sevdigim yanida isigin yanina geldiklerinide sanki seffafmis gibi icini gorebiliyor olmaniz :-)

Berceste dedi ki...

Teşekkürler yorumun için Yeliz. Neden tuz keleri deniliyor biliyor musun ve nerede yaşıyorsunuz? Hangi bölgelerde görüldüğünün tespiti için soruyorum...

Unknown dedi ki...

izmirde yasiyorum burda bircok evde bulunuyor ama eski evlerin yerine yenileri yapildikca zavallilarin yuvalari mahvoluyor

Unknown dedi ki...

https://plus.google.com/app/basic/photos/105633782911900218463/album/5840698273061025009/5840698276038992354?cbp=xoqukmvdohnn&sview=20

Neden tuz keleri denildigini bilmiyorum ama hep ugurlu olduguna eve bereket getirecegine inanir buyuklerimiz ozellikle de rahatsiz edilmemesini isterler :-)

Berceste dedi ki...

O ev yapma meselesi ne yazık ki, tüm canlıları etkiliyor. Daha iyisi diye önümüze konulan evler, bizi daha çok hasta ediyor, daha çok ruh sağlığımızı bozuyor, daha karsinojen malzemeler kullanılıyor. Bu liste uzayıp gidiyor. Doğadan ne kadar uzaklaşırsak, o kadar kötüleşiyor herşey :( Dilerim sizin keler sizlerle mutlu mesut yaşar. Hayat böyle güzel.

Unknown dedi ki...

Oturdugum ev en az 60 yasinda ama sapasaglam sahibi iyi bakmis mustakil 2 katli bina Allahtan ev sahibi de benim gibi dusunuyor ve evi muteahite vermek yerine bakim yapmayi tercih ediyor aslinda eski evlerin mimari guzelliklerini yok etmemek lazim modern binalar insani ilk etapda cezbetsede dogal yapilarin hicbir ozelligine sahip degiller enbuyuk istegim kendime ait bahceli mustakil eski bir ev almak ve ona hakettigi degeri vermek :-)

Berceste dedi ki...

Dileğinin en kısa zamanda gerçekleşmesi dileği ile...

Erdem Ö. Hayalî dedi ki...

Bu ufaklığın ne kadar ısıya ihtiyaç duyduğunu bilen var mı? Üretmeyi düşünüyorum. Tuz keleri adına gelince; 2 sebebi olabilir:

1) Sahil kesimlerinde yaşadığı için
2) Kalsiyum ve iyot ihtiyacını tuz ya da benzeri maddeleri yalayarak karşıladığı için (Bu tezdir ancak kardeşi olan Leopar geko böyle yapar, bu yüzden bu ufaklıkta böyle yapıyordur muhtemelen. Bu arada; leopar geko da türkiye'nin karasal kısımlarında nadiren de olsa gözlenebiliyor.

Adsız dedi ki...

13. katda bile var eski ev diye bi şey yok :)

Berceste dedi ki...

Bilgiler için teşekkürler Paludaryum.

Adsız arkadaşımız, açıkçası ben kendi adıma 13.kata gidebilmesine sevindim bu arkadaşın :) Eğer sizin eviniz ise seçtiği için şanslısınız. Bize de gelse keşke :) Bilgi için teşekkürler. Diğer yandan da hangi ilde bu ev diye sorsam acaba cevap alabilir miyim?

Adsız dedi ki...

Zoolog hocamız doc. Dr bilal kutrup 4 parmaklı keler olarak adlandırıyordu

Murat dedi ki...

Benim bildiğim "köy göçüren" dikenli bir ottur, betondaki çatlaktan bile çıkar, koparması zordur, kökleri derine iner, diğer otlar sararsa bile bunlar daha uzun yeşil kalır

Berceste dedi ki...

Murat bey Köy Göçüren adında mantar da var. Farklı türlere yerelde farklı isimler veriliyor. Bu sebeple Bilimsel İsimleri ile anmak daha doğru oluyor.