
Bilin bakalım bu görülen alan ne için? demiştim...
Cevaplarınız, ilginç tahminleriniz için teşekkür ederim. Merak edenleri beklettiğim için de özür dilerim. Sokağı da içeren başka bir fotoğrafla olayı tam olarak açıklamak istedim ve ancak bugün yağmur altında(1 aydır hiç dinmeden yağıyor!) ikinci fotoğrafı da çekebildim.
Daha önce, ilk Berceste'yi açtığım aylarda, Cambridge'in tarihçesini anlatmıştım. Üniversitenin kuruluşunu, o dönemi, yaşanan olayların özetini...
Buradaki üniversite, kolejler sistemi nedeniyle, bizdeki üniversitelerden biraz farklı. Her bir kolej, ayrı ayrı olarak, öğrencilerin yatma, yeme, içme gibi ana ihtiyaçlarından sorumlu olduğu gibi, sosyal aktivitelerden, toplantılardan, çalışma gruplarından da sorumlu. İyi bir koleje üye olan öğrencinin başarısı arttığı gibi, iş bulmak için edineceği sosyal çevre de gelişmekte.
Gezmiş olanlar bilir, bilmeyenler için King's College'in çaprazında, senato binasının tam karşısında Great St Mary's Church vardır. Cambridge'deki ilk saat onun giriş kapısının üzerine takılmış. Hatta Big Ben'in bile ondan esinlenerek yapıldığı söylenmekteymiş. Bu kilise, saatin olmadığı dönemlerde bile, öğrencilerin bağlı bulundukları kolejlere geri dönmelerini sağlamak için, zamanı hesaplamakta ve çan çalmakta imiş. Bu çanın, belli bir sayıda çalmasından sonra, bütün kolejler kapılarını kapatır, geç kalan öğrenci olursa da ceza olarak içeriye almazlarmış! Bunun adına ''curfew'' denmekteymiş. Hala, hostel gibi, bazı yerlerde uygulanmakta...

O devirde, sokaklarda yolların olmadığını, heryerin sık yağan yağmur nedeniyle çamur olduğunu düşünün... Öğrencilerin, emniyetli, paralarını koyacakları bir yeri de olmadığından, üstlerinde taşıdıklarını düşünün... Akşamın bir vakti, yatacak yerleri de olmadığından, şehir halkına o gece onları evlerine almaları için yalvarırlarmış. Bu olaydan bıkan, üniversitenin şehri ele geçiriyor olmasına kızan halk da, genelde onları evlerine almazmış. Onlar da hırsızlardan korunmak için, çatılara çıkıp, oralarda uyurlarmış. Böylece şehirde, çatılara çıkma konusunda uzmanlaşan, pek çok öğrenci olmuş. Ama bir sokak varmış ki(senato binası ile Gonville and Caius College arasındaki), o sokağın hırsızları acımasızmış. Köşelerde avını bekler, üzerine atlar, döver, elindeki bütün değerli eşyaları alıp kaçarmış. Bu gördüğünüz demirler de yüzlerce yıl öncesinin hırsızlarına karşı, önlem olarak yapılmış.
Günümüzde de o günleri hatırlayıp, aynı eyleme kalkışılmasın diye hala durmakta, korunmaktalar!
Bir sonraki hikaye, gene bu çatılarda yatma olayı nedeniyle, ortaya çıkan bir adet üzerine olacak ve oldukça ilginç! Şehir üzerine duyduğum en ilginç hikaye diyebilirim...